26 Aralık 2012 Çarşamba

Kimin aynasına kimin sûreti düşer kimse bilmiyor.. Koma Hivron - Bablîsok- Bu şehrin hortumları

Sukunetle sevilir Derd-i yar, Ateş-i yar, Cemal-i yar.. Bu şarkı içinde kopan fırtınaya/ Hortuma rağmen, dingin ve huzurlu..
Bi Nakşi gibi; dilini damağına yapıştırmış, sevgiliyi zikrediyor..
Ve kimin aynasına kimin sureti düşer, kimse bilmiyor..




Kürtçe

Bablîsokên vî bajarî


Êşên xemgini ya min
Nêzîkî min dikin dîsa
Dil çemê kula ye
Xem tu yî, xemrevin tu yî
Car caran bablîsok
Car caran çavên te
Car caran bablîsok Min dikujin
Car caran çavên te
Xem tu yî, xemrevin tu yî
Sibe ye zu, mêvanê dilê min ê Xemgînî
Di qeraxa vî dilî de
Hêvî sermest bu ne
Car caran bablîsok
Car caran çavên te
Car caran bablîsok Min dikujin
Car caran çavên te

Gotin û muzîk: Nisret Imîr


Türkçe

Bu şehrin hortumları

Acılarımı ve hüzünlerimi
Yakınlaştırır bana yine
Gönül dertlerin nehridir
Hüznüm sensin, tesellim sensin
Bazen hortumlar
Bazen gözlerin
Bazen hortumlar beni öldürür
Bazen gözlerin
Hüznüm sensin, tesellim sensin
Sabahtır erkendir, hüzünlü gönlümün misafirisin
Bu gönlün kıyısında
Umutlar mest olmuş
Bazen hortumlar
Bazen gözlerin
Bazen hortumlar beni öldürür
Bazen gözlerin


Söz ve Müzik : Nisret Imîr

6 Aralık 2012 Perşembe

Yine bir şarkıya takıldım.. Iyeoka - Simply Falling

 
Son 2 haftamın vazgeçilmez şarkısı, bazen rüyamda söylediğimi görerek uyanıyorum..
Iyeoka ablanın pürüzsüz sesi, şarkının ritmi, içindeki hüzün.. Tabi en önemlisi sözleri..
İşte bir dönem daha playlist'imde baş köşeyi alacak şarkı..
 
 


ENG:
 
Simply Falling
 
There goes my heart again
All of this time I thought we were pretending
Nothing looks the same when your eyes are open
Now you’re playing these games to keep my heartbeat spinning
You show me love, you show me love
You show me everything my heart is capable of
You reshape me like butterfly origami
You have broken into my heart
This time i feel the blues have departed
Nothing can keep me away from this feeling
I know i am simply falling for you
I m taking time to envision where your heart is
And justify why you re gone for the moment
I tumble sometimes, looking for sunshine
And you know this is right when you look into my eyes
You show me love, you show me love
You show me everything my heart is capable of
And now I can’t break away from this fire that we started
There my heart goes again
In your arms I’m falling deeper
And ther’s nothing to break me away from this..
 
 
Tr:

6 Ağustos 2012 Pazartesi

Aşığın adı var ama adresi yok!

Mohammad Esfahani- Shekayate Hejran



                                                                          FARSİ

زین گونه ام که در غم غربت شکیب نیست

گر سر کنم شکایت هجران ، غریب نیست

جانم بگیر و صحبت جانانه ام ببخش

کزجان شکیب هست و زجانان شکیب نیست

گم گشته ی دیار محبت کجا رود

نام حبیب هست و نشان حبیب نیست

عاشق منم که یار به حالم نظر نکرد

ای خواجه درد هست ولیکن طبیب نیست


                                                                            TR

Öyle haldeyim ki gurbette olmak, benim için huzursuz (sabırsız) 

 Eğer göç etmek hakkında şikayet edersem bu garip değildir

 Benim canımı al ve bana hayat veren cümleler söyle.

 Hayata karşı sabırlı olmak çok kolay ama aşık için sabırlı olmak çok zor

 O şefkat diyarından uzak kalmış adam, nereye gitti?

 Aşığın adı var ama aşığın adresi yok, Aşık benim ki yar halime bakmadı

 Ey Hoca dert var ama tabip yok!"

2 Ağustos 2012 Perşembe

Bazı şiirler bazı şarkılarla kardeştir..

Gidişler ve gelişler..

Konuşsam Sessizlik Gitsem Ayrılık

Resmin rehindir gurbetimde
gurbetimde sesleri aşındırmış kimliksiz bir kasaba
ve senin kederini ıslatan o yağmurlar rehin

Alnı özlemle dağınık bir akşam getirdim sana
sar, büyüt ellerinle, konuk et sıcağına
konuk et kanatları kanatılmış kuşlar getirdim sana

Ve akşam, bir kez daha
saçlarını topla ve dağıt sesini rüzgarların
'bir of çeksen karşı ki dağlar yıkılır'

çekmiyorsun!





Akar suları imrendiren yüzünde
sabahçı kahveler de biliyor
görüşmeyeli yorgunum
yıkık kentler kanadı seçimlerimle
görüşmeyeli ya sen nasılsın
adım, adresim durur mu defterinde?

Şimdi siirt'te koyun kokulu bir gecedeyim
beynimde iklimsiz papatyalar
ve kuşatılmış bir akşam duruyor penceremde

Sokakların gün batınca neden boşaldığını
ve yüreğimin neden kabardığını bilmiyorum
konuşsam : sessizlik / gitsem : ayrılık

Sonra kıpırtısız yasladım göğsümü boğulmuş güne
al bu çağrıları sulara göm, o uzak sulara
gurbetini rehnetme özlemimde..
                                                      Yılmaz Odabaşı



3 Şubat 2012 Cuma

Bana bak, bak bana, senin gamını çekmeye gam-harın olmaya geldim/ Der men neger der men neger, behr-e to gemhar amedem







-Baz Amedem/ Tekrar geldim: Şiir: Mevlana


TÜRKÇE
Yine ben geldim, yine de ben geldim, o güzel yarın yanından geldim
Bana bak, bak bana, senin gamını çekmeye gam-harın olmaya geldim
Mutlu geldim, neşe dolu geldim, her şeyden özgür/azat oldum da geldim
Binlerce yıl sürdü konuşmam için
Oraya gideceğim, oraya gideceğim, ben yükseklerin insanıyım, yükseklere gideceğim
Kurtar beni tekrar, kurtar beni, çünkü buraya sığınmaya geldim
Ben öbür dünyaya ait bir kuştum, gördün mü nasıl da fani dünyaya atıldım
Onun tuzağını göremedim, aniden giriftar oldum, aniden giriftar oldum
Oraya gideceğim, oraya gideceğim, ben yükseklerin insanıyım, yükseklere gideceğim
Kurtar beni tekrar, tekrar kurtar beni, çünkü buraya mecburen geldim
Ben öbür dünyaya ait bir kuştum, gördün mü nasıl da fani dünyaya atıldım
Onun tuzağını göremedim, aniden giriftar oldum
Bize çişm-i ser ile bakma, görme bizi çişm-i ser’le
Bizi orada gel gör, çünkü oraya daha ferah yürekli, az günahlı gelmişim
Ey Tebrizli Şems, ne zaman evrene bir nazar bakacaksın?
Bakarsan adem çölünde can ve gönlüm düşünceli, yaralı göreceksin beni

FA:TR

Baz amedem baz amedem, ez pişe an yar amedem
Der men neger der men neger, behr-e to gemhar amedem
Şad amedem şad amedem, ez comle azad amedem
Çendin hezaran sal şod, ta men be goftar amedem
Anca revem anca revem, bala bodem bala revem
Bazem rehan bazem rehan, kinca be zenhar amedem
Men morg-e lahuti bodem, didik e nasuti şodem
Dameş nedidem, nagihan der vey gereftar amedem
Anca revem anca revem, bala bodem bala revem
Bazem rehan bazem rehan, kinca be zenhar amedem
Men morg-e lahuti bodem, didik e nasuti şodem
Dameş nedidem, nagihan der vey gereftar amedem
Ma ra be çeşm-e ser mebin, m ara be çeşme ser mebin
Ma ra be çeşm-e ser mebin, m ara be çeşme ser mebin
Anca biya ma ara bebin, kanca sebokbar amedem
Ey şems-e tebrizi! Nezer der koll-e alem key koni?
Ey şems-e tebrizi! Nezer der koll-e alem key koni?
Kender biyaban-e fena can-o del efgar amedem

FA:

بازآمدم بازآمدم، از پیش آن یار آمدم
در من نِگر در من نِگر، بهر تو غمخوار آمدم
شاد آمدم شاد آمدم، از جمله آزاد آمدم
چندین هزاران سال شد، تا من به گفتار آمدم
آن جا روم، آن جا روم، بالا بدم، بالا روم
بازم رَهان بازم رَهان ، کاین جا به زِنهار آمدم
من مرغ لاهوتی بُدم، دیدی که ناسوتی شدم
دامَش ندیدم ناگهان، در وی گرفتار آمدم
آن جا روم، آن جا روم، بالا بدم، بالا روم بازم
بازم رَهان بازم رَهان ، کاین جا به زِنهار آمدم
من مرغ لاهوتی بُدم، دیدی که ناسوتی شدم
دامَش ندیدم ناگهان، در وی گرفتار آمدم
ما را به چشم سَر مَبین، ما را به چشم سِر ببین
ما را به چشم سَر مَبین، ما را به چشم سِر ببین
آن جا بیا ما را ببین، کان جا سبکبار آمدم
ای شمس تبریزی! نظر در کل عالم کی کنی؟
ای شمس تبریزی! نظر در کل عالم کی کنی؟
کاندر بیابان فنا جان و دل افگار آمدم